Bilgi felsefesi nedir?
Epistemoloji, bilginin doğası ve kapsamı ile haklı inancın incelenmesidir. Bilginin doğasını ve hakikat, inanç ve gerekçelendirme gibi benzer kavramlarla nasıl ilişkili olduğunu analiz eder. Aynı zamanda, bilginin üretim araçlarıyla ve ayrıca farklı bilgi iddialarıyla ilgili şüphecilikle ilgilenir. Esasen, belirli araştırma alanlarında bilginin yaratılması ve yayılması ile ilgili konularla ilgilidir. Epistemolojinin genel soruları;
- Bilgi nedir?
- Bilgi nasıl edinilir?
- İnsanlar ne bilir?
- Bilginin gerekli ve yeterli koşulları nelerdir?
- Yapısı nedir?
- Gerekçeli inançları haklı kılan şey nedir?
- Gerekçelendirme kavramını nasıl anlarız?
Epistemolojide genellikle tartışılan bilgi türü, “bilgi nasıl” yerine “bilgi” anlamına gelen örneğin, nasıl gideceği bilgisine karşılık “2 + 2 = 4” olan bilgidir.
Bilgi, gerçekliğin belirli yönlerinin farkındalığı ve anlayışıdır. Gerçeğe uygulanan akıl yürütme sürecinde edinilen açık ve net bilgidir. Geleneksel yaklaşım, bilginin üç gerekli ve yeterli şartı gerektirmesidir, böylece bilgi “haklı gerçek inanç” olarak tanımlanabilir:
Gerçek: Sahte önermeler bilinemediğinden – bilgi olarak sayılabilecek bir şey için, aslında doğru olmamalı. Aristo’nun ünlü olarak (ama oldukça kafa karıştırıcı olarak) ifade ettiği gibi: “Olmaması gereken bir şeyi söylemek, ya da olmayan bir şeyi söylemek yanlış. Ancak, olduğu gibi bir şeyi söylemek ya da öyle olmayan bir şey doğrudur. ”
İnanç: Kimse inanmadığı bir şeyi bile bilmediğinden, “x biliyorum ama x’in doğru olduğuna inanmıyorum” ifadesi çelişkilidir.
Gerekçe: Tamamen bir şans meselesine inanmamak.
Tüm bunların en çekişmeli kısmı, haklılığın tanımıdır ve konuyla ilgili birkaç düşünce okulu vardır. Kanıtçılığa göre, bu anlamda bir inancı haklı kılan şey kanıt bulundurmaktır.
İnanç, bir kişinin kanıtlarına uyduğu ölçüde haklı çıkar. Farklı güvenilirlik çeşitleri aşağıdakileri önermektedir:
1) Güvenilir bir şekilde üretilen gerçek bir inanç olması koşuluyla bilginin gerekçelendirilmesi
2) Gerekçelendirme gereklidir, ancak herhangi bir güvenilir bilişsel süreç (örneğin vizyon) zaten yeterli gerekçelendirmedir.
Yine bir başka okul olan Infallibilism, bir inancın yalnızca doğru ve gerekçeli olması gerekmediğini, aynı zamanda inancın gerekçesinin gerçeğini gerektirmesi gerektiğini, böylece inancın gerekçesinin yanılmaz olması gerektiğini belirtir.